Erzurum Fil Geçti Köprüsü’nün tarihi 1400'lü yılların başında Osmanlı devleti ile Timur arasında ilişkiler bozulmasıyla başlamıştır. Timur İle Yıldırım Beyazıt arasındaki çıkan karışıklık Ankara savaşına zemin hazırlıyordu ki öylede oldu sonunda iki tarafta da savaş kararı aldı.
Çubuk ovasında 1402 yılında Ankara Savaşı ile Osmanlı Devleti Timur’un ordusuna yenilir ve fetret devrine girer. İşte bu savaşa giden Timur'un geçtiği mekanlardan biride Dere Mahallesi diğer adı ise (Bosna Caddesi) dir. Bir rivayete göre bir maymunun Erzurum’dan Ankara’ya ayağı yere değmeden ağaçların üzerinde gidebilmekteydi ancak Timur’un devasa fil ordusu bu güzergahtan geçtiği için orman alanlarını tahrip etmiştir
Timur ordusundaki fillerine çok güvenir, bakımlarına da özen gösterirmiş. Erzurum'a gelen Timur ve ordusu dereyle karşılaşınca filleri karşı tarafa geçirmek için bir köprü yapılmasına karar verir. Köprü yapılır ve filler köprüden geçer. Böylelikle o tarihten sonra adı fil köprüsü olarak kalır. Zamanla dere kapatılınca köprüde unutulur gider.
Köprü uzun bir zaman sadece isim olarak kalır zihinlerimizde kimse onu gün yüzüne çıkarmayı düşünmez takı belediyenin iki binli yılın başında Dere Mahallesi ile Çaykara'yı birleştiğine kadar. Eski köprüden günümüze her hangi bir kalıntı kalmamıştır. Bugün yeni yapılan köprüye Fil geçti köprüsü adı verilmiştir
Erzurum Lala Paşa Camii-1562(Lala
Mustafa Paşa Camii)
Mimarisi Mimar Sinan olan bu camii 3 kapısı 28 penceresi
olan 1562 yılında Lala Mustafa Paşa adına yaptırılmıştır Diğer ismi ise Lala
Mustafa Paşa Camii olarak da geçmektedir Osmanlı’ya ait Erzurum’da Ayaz Paşa
Camisinden sonra ikinci camii olarak bilinmektedir. Tam merkezde büyük
ihtişamlı , camii avlusu sade, mimarisi çok güzel, içerisi huzur verici, etrafı
insanların güzel vakit geçirdiği aynı zamanda da çay içip oturabilecekleri şekilde düzenlenmiştir. Ünlü şairimiz olan Ahmet Hamdi Tanpınar’ın
‘’Beş Şehir’’adlı eserinde Lala Paşa Camisini küçük bir pırlantaya
benzetmektedir. Lala Paşa Camiinin girişinde Osmanlı Padişahı 4.Mehmet
tarafından yazdırılan Erzurum’dan vergi alınmayacaktır fermanı okutulmuştur .
17. Yüzyılda Erzurum’da bulunan Evliya
Çelebi Seyahatname’sinde imam ve müezzini hakkında dikkat çekici ifadelerde de bulunmuştur. Bir rivayete göre zamanın birinde Hızır a.s’nin burada namaz
kıllarken ona bir mümin rastlar sohbet ederken Hızır olduğunu öğrenir
ondan vakit namazının bir vaktini burada
kılmasını istemiştir hızır a.s bundan sonra her gün namaz vakitlerinden birini Lala Paşa Camiinde
kıldığı söylenmektedir.
Adres : Lalapaşa
25200 Yakutiye/Erzurum
Erzurum Ulu Camii
Beylikler ve Selçuklular döneminde Anadolu' da
yapılmış camilerin çoğu çok sütunlu Ulu Camii şemasındadır. Bunların ilk
örnekleri den biri olan yapı da Erzurum Ulu Camidir. 1179 yılında
Saltukoğulları'ndan Nasirüddin Muhammed tarafından Ebü'l Feth Mehmed'e
yaptırılmıştır. İlk yapımında düz çatılı olan cami dönem dönem yapılan
onarımlarla değişime uğramıştır. Günümüzdeki hali sivri kemerlerle birbirine
bağlı 24 taş paye ve 16 duvar payesi üzerine inşa edilmiş kubbe ve tonozlardan
(biçimi alttan içbükey olmak üzere taş ve tuğlayla örülmüş, yarım silindir
biçiminde tavan örtüsü) oluşmaktadır. Oldukça geniş olan caminin mihrap önü
bölümü ahşap kırlangıç kubbeyle örtülmüş aynı eksen üzerinde yer alan ve
ortasında aydınlık feneri bulunan diğer kubbe taş mukarnas dolgularla
süslenmiştir. Caminin ilk yapısından geriye sadece mihrabı kalmıştır. Camii ilk
yapıldığı şekliyle günümüze ulaşamamışsada Saltuklular'dan kalan iki camiden
biri olması sebebiyle önemlidir. 22.yüzyılda Anadolu'da yapılan Ulu Camilerin
mihrabın bulunduğu orta mekana ağırlık veren mimarı anlayışı ve geometrik
motifli taş süslemesiyle Türk sanatının bütünlüğü içinde yerini almaktadır.
Adres: Camiikebir Mh., 25200 Yakutiye/Erzurum
Erzurum Pervizoğlu Camii
Birleşik olan medrese ile birlikte Pervizoğlu
Hacı Mehmet Efendi tarafından yaptırılmıştır. Hicri takvime göre 1128
tarihinde, Miladi takvime göre 1715 tarihinde yaptırıldığı giriş kapısının
üzerinde mermer bir tabelaya yazılı olan Pervizoğlu Camii Ayazpaşa
Mahallesi'nde bulunmaktadır. Erzurum'da gördüğüm en güzel tarihi yapılardan
biridir küçük ama bir o kadar da güzel ve huzur verici olduğunu söyleyebilirim
gir içine bir kenarda otur ve huşu içinde huzurun kucağına bırak kendini kesinlikle
iyi gelecektir mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir.
Adres: Mirza Mehmet Mh., 25200 Yakutiye/Erzurum
İbrahim Paşa Camii
Camii kitabesine göre İbrahim Ethem Paşa
tarafından hicri takvime göre 1161 miladi takvime göre ise 1748 tarihinde
yaptırılmıştır. Yapının kapı kemerinin üzerinde bulunan 43 x 64 cm
ölçülerindeki mermer kitabe, tâlik hatla yazılmış olup, beş satır ve iki
sütundur şair Haşim tarafından yazılmıştır. Caminin mihrabında 47 x 38 cm
ölçülerinde mermer kitabe yer almaktadır. Camide, kaidelerinde kitabeleri yer
alan Şamdanlardan biri hicri takvime göre 1161 miladi takvime göre ise 1748
tarihinde İbrahim Paşa tarafından, diğeri 1212 H.-1797 M. tarihinde İbrahim
Paşa'nın kızı Muhsine hanım tarafından ve diğer ikisi 1347 H.-1928 M. tarihinde
Alemdar Zade Abdurrahman'ın eşi Saniye Hanım tarafından vakfedilmiştir.
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 13.11.1976 tarih ve A-188
sayılı kararı ile koruma altına alınmıştır. Plan ve
Mimari Özellikleri; Kare planlı ve
tek kubbeli olarak yapılmış olan camii üç gözlü son cemaat yeri mevcuttur. Son
cemaat yeri kubbelerle örtülü olup yuvarlak kemerlerle birbirine bağlanan
mukarnas başlıklı dört sütun tarafından taşınmaktadır. Caminin doğu ve batı
cephelerinde altta dikdörtgen formlu üçer pencere ve üstte yuvarlak kemer
formlu birer penceresi bulunmaktadır. Kuzey cephede girişin iki yanında birer
pencere, güney cephesinde ise dikdörtgen formlu ikisi mihrabın yanında, biri
mihrabın üzerinde yuvarlak kemerli pencere görülmektedir. Caminin kuzeybatı
köşesinde yer alan minare, kare kaideli silindirik gövdelidir. Kaideden
silindir gövdeye geçişte köşeler pahlanmıştır şerefe altlığında iki sıra iri
mukarnaslardan oluşan süsleme görülmektedir
cami kapısı düz atkı taşlı olup sivri kemerlidir. Girişteki sivri
kemerin köşelerinde başlıklı sütunceler bulunmakta kapı üç yönden iç ve dış
bükey silme ile sınırlandırılmıştır. Harim kısmı kubbe ile örtülü olup, kubbeye
geçişlerde kullanılan tromplar sekizgene dönüştürülmüş, bunun üzerine de
kubbenin oturduğu dairevi kasnak yerleştirilmiştir. Mihrap beş kenarlı olup
kesme taştır. Dört sıra mukarnastan oluşan bir kavsaraya sahip olup caminin
ahşap minberi 20. yüzyıl eseridir. Adres: İbrahim Paşa Mh., 25200 Yakutiye/Erzurum
Üniversite Cami
(Yapılışı tarihi 1970) Güzel nezih bir camii üniversite merkezinde öğrencilerin uğrak alanında lavabolar abdest yerleri gayet temiz ve nezih cami içerisinde ki yazılar gayet gösterişli güzel aydınlatma yapılmıştır çok güzel ortam çok huzur verici tabi camilerin en güzel zinneti cemaattir.
Adres: Atatürk Mh., 25240 Yakutiye/Erzurum
Erzurum Derviş Ağa Camii
Erzurum Derviş Ağa Camii, Hacı Derviş İbrahim
Ağa tarafından 1717 yılında Erzurum ili merkezinde yaptırılmış, Osmanlı
mimarisi özelliklerine sahip tarihi bir camidir. Merkezi bir yerde Tahtacılar
semtinde tarihi bir camidir
Erzurum Ayazpaşa Camii Kanuni Sultan Süleyman
döneminde 1558-1560 yıllarında Erzurum'da valilik yapmış olan Ayaz Paşa
tarafından Erzurum ili merkezinde yaptırılmış, Osmanlı mimarisi özelliklerine
sahip tarihi bir camidir. Huzurla ibadet edilecek bir mabed tadili erkana
dikkat ediliyor. Teravih namazını hatimle kılanların yüzlerce yıldır devam
ettiği Osmanlı nın Erzurum daki ilk eserlerden biridir.
Murat Paşa Camisi; Bulunduğu mahalle ve caddeye
adını veren camii II. Selim’in paşalarından Kuyucu Murat Paşa tarafından 1573
yılında yaptırılmıştır. Yapı, bitişiğinde bulunan hamam, Ana Hatun Türbesi ve
Ahmediye Medresesi ile bir bütünlük oluşturmaktadır. Kare planlı caminin ibadet
mekânını, köşelerde tromplara oturan mukarnaslı 6 sütunun taşıdığı merkezi bir
kubbe örtmektedir. Son cemaat yerinin kemerlerini ayakta tutan yuvarlak gövdeli
altı sütun, depremlerde zarar gördüğünden, çevreleri madeni bileziklerle
desteklenmiştir. Kubbe kasnağında 12 pencere ve altında bir ayet işlemesi yer
almaktadır.
Kare plan üzerine tek kubbeli inşa edilen
Osmanlı eseridir. Kitabesi 1645 yılını işaret eden eser, şehrin ana caddesi
Cumhuriyet Caddesi üzerinde Hacı Cafer tarafından yaptırılmış eser yanında
halen aktif bir medrese bulunmaktadır kesinlikle görülmesi gereken yerlerden
biridir. Mimari tarz: Osmanlı mimarisidir.
Adres: Caferiye Mh., 25200 Yakutiye/Erzurum
Kurşunlu Camii
Sadece camii değil bir kurtuluş mücadelesinin
başladığı medrese Osmanlı Rus harbinde selalar ile halka milli şuuru aşılayıp
tabyalara giden halkın toplanma mekanlarından biridir. Nene hatunların Bebem
Anasız buyur VATANSIZ büyüyemez diye kundaktaki bebekleri bırakıp vatan
savunmasına koştukları mekandır. Ahşap işçiliğinin en güzel şekilde yansıtıldığı
ve zamanının desen ve izlerini en iyi şekilde yansıtan camii’nin yani sıra
medrese ve hamam olmak üzere bina edilmişdir.
Erzurum firma rehberleri listesine ulaşmak ve yüzlerce firma arasından firma seçimi yapmak için yapmanız gereken tek şey aşağıda verdiğim listeden herhangi bir Erzurum firma rehberi linkine tıklayıp giriş yapmaktır.
Erzurum firma rehberi listesi
1- Erzurum firma rehberi
Erzurum firma rehberi Erzurum'un en kaliteli ve en genç firma rehberi sitesidir. Bu siteye kayıt olmak tamamen ücretsiz, ancak gold firma olmanız sizin için büyük avantaj sağlayacaktır.
Erzurum' da standart firma rehberi konseptinin dışında faaliyet gösteren bir firma rehberi ararsanız sirketi.net e bakabilirsiniz. Burada firma listelemek yerine ystalarla anlaşmalı çalışma hedeflenmiş ve site içerisinde bulunan ekibe katılım başvuru formunu doldurarak siz de ekibe katılabilirsiniz.
3- Bulurum.com
Bulurum.com Türkiye genelinde faaliyet gösteren bir firma rehberi sitesidir ve başarısını anlatmama gerek dahi yok diye düşünüyorum. Burada kayıtlar ücretsiz ancak yinede ücretli versiyonda avantajlar çok fazla.
4- Hemengeliriz.com
Hemengeliriz.com Erzurum'da yeni yeni gördüğümüz bir firma rehberi ancak Türkiye geneli uzun süredir aktif hizmet veren kaliteli bir firma rehberi. Hemengeliriz.com ile komisyon usulü çalışmaya başlamak için ilgili web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Bu sitede sadece uydu servisleri yer alabiliyor ve mantık olarak hemengeliriz ile aynı sistem uygulanıyor. Türkiye geneli çalışmakta olan uyduservisleri.net e katılmanız halinde aylık belli bşr miktar ödeme ile şehrinizde ki tüm çanak kurulum, tv montaj v.s işleri siz alıyorsunuz. Bayağı karlı olduğunu söyleyebilirim.
6- Firmarehberim.com
Bu firma rehberi de ülke geneli hizmet vermekte ve bu işe yıllarını vermiş tecrübeli bir firma rehberi sitesi olduğunu söyleyebilirim. Kayıtlar yine ücretsiz yapılabiliyor ancak gold üyelik avantajlarından faydalanmak iyi olacaktır.
Firma rehberi sitesi kurmak
Sizde kendinize bir firma rehberi sitesi kurmak ister misiniz? Aslında bu işlem çok basit bir şekilde hayata geçirebileceğiniz bir sistemdir, yeter ki bunu yapmak isteyin. İlk yapmanıx gereken şey bir web sitesinin nasıl kurulabileceğini incelemek ve öğrenmektir, bu kısmı öğrendiyseniz diğer kısımlar çorap söküğü gibi gelecektir.
Ücretsiz firma rehberi scripti
Firma rehberi sitesi kurmak için ücretsiz bir script bulma olasılığınız çok düşüktür. Piyasada bu işi ücretli olarak yapan ve de çok kaliteli temalar üreten kişiler ve firmalar var, inceleyin derim.
Ücretli bir şekilde başlayacağınız ve profesyonel görünüm artı içerik ile desteklediğiniz herhangi bir site başarıyı yakalayacaktır.
Kendinize bu konuda ve her konuda şans vermelisiniz, firma rehberi sitesi kurarak para kazanan bir çok insanın var olduğu gerçeğini ise hiçbir zaman göz ardı etmemelisiniz. Bol kazançlı günler dilerim.
Erzurum firma rehberi hizmeti ile yıllardır Erzurum için çalışan şirketleri firmaları bir araya getirdik. Web adresimize giriş yapıp ücretsiz olarak sizde firmanızı ekleyebilirsiniz. Bizler firma rehberi hizmetini sunarak insanlara faydalı olmayı hedefledik, insanlara faydalı olmak ve müşteri memnuniyeti sağlamak bizim ilk ve öncelikli hedefimizdir.
Erzurum firmaları bizim web adresimizde toplanmış ve müşterilerini bekliyor durumda iken bize düşen görev müşterilere her zaman en iyi usta ve en kaliteli hizmetin sunulduğundan emin olmaktır. Bizde tam olarak bunun için bünyemizde ki firmaların yapmış olduğu işleri takip etmekteyiz.
Özellikle işsizlik sorununun devamlı artış gösterdiği Erzurum'da para kazanma yolları arayışı da bu duruma doğru orantılı olarak bir hayli fazladır. Şehrimiz iş bakımından kısıtlı imkanlara sahiptir ve işsizlik durumunda yapılması gereken en önemli aktiviteler moral olarak kendinizi diri tutmak, iş arayışından vazgeçmemek ve bu süreçte yapılabilecek küçük getiri sağlayacak işler keşfetmektir.
Ben de bu yazıyı tam olarak bunun için hazırlıyorum, özellikle bir yeteneğiniz yada mesleğiniz var ise kendinize iş getirecek bir imkanın olduğunu ve bunun için hiçbir karşılık beklenmediğini söylesem inanır mısınız? Öncelikle bu tarz ihtiyaç sahibi ve yeteneği olan insanlar için Erzurum'da yapılacak işler nelerdir? Nasıl para kazanılabilir? Bahsetmek istiyorum.
Erzurum'da Yapılacak İşler
Erzurum'da yapılacak işler söylediğim gibi kısıtlıdır ancak siz kendinizdeki yeteneği keşfederek kendinize İnternet'in bitmek bilmeyen imkanlarını kullanarak gerek evde gerekse sahada yapılacak işler bulabilirsiniz. Bunun için yapmanız gerekenleri adım adım anlatacağım, ve bu şekilde bir uygulama yapmanız halinde kesinlikle iş imkanınız umduğunuzdan daha fazla olacaktır. Bahsettiğimiz ortam İnternet ortamı sonuçta ne demişler " Şehrin en işlek yerinde dükkanın olacağına, Google'da ilk sırada web siten olsun" bu laftan anlayacağımız şey şu; eğer işinizle mesleğinizle Google'da kendinizi insanlara gösterebilirseniz para kazanmaya başlamış olursunuz. Bunun için yapmanız gerekenler şöyle;
Erzurum Firma Rehberlerini Değerlendirme
Mesleğiniz var ve size lazım olan şey müşteriler bulmak bunun Google sıralaması iyi olan Firma rehberilerini gezinin ve ücretsiz firma ekleme özelliği olanları tespit edin mesela https://erzurum.hatenablog.com/ bu firma rehberine ücretsiz olarak firma eklenebiliyor ve Google sıralaması da fena durumda değil. Mesleğinizi yada evde yapabileceğiniz iş dalınızı doğru bilgiler ve telefon numaranız ile birlikte yazın ve bekleyin.
Bu yaptığınız kayıt işlemi sonrasında kısa zaman sonra Google görünürlüğünüz artacak ve size iş gelmeye başlayacaktır ki bu durum için hiçbir ücret ödemeniz gerekmiyor. Öncelikle https://erzurum.hatenablog.com/ a üye olmalısınız, sonra Firma ekle kısmından bilgilerinizi doğruca ekleyin işlemi bitirin, burada şöyle bir detay bilgi vereyim size o kadar Erzurum firma rehberi içinde https://erzurum.hatenablog.com/ u seçme nedenim.
Bu site yeni kurulmuş sayılır ve bu yüzden bir çok iş dalı boş duruyor, yani buraya kayıt olan örneğin: ilk dikiş nakışçı olursanız her zaman ilk sizi öne çıkarır hem Google hemde firma rehberi yani mesleğiniz ne ise hemen Erzurum Firma Rehberi'ne ekleyin derim.
Bu siteye girilen firma kayıtları sonrasında, https://erzurum.hatenablog.com/ tarafından yazdığınız bilgilerin arkasına Google görünürlüğünü çok önemli ölçüde etkileyecek şekilde bir SEO uyumlu makale oluşturulur. Bu avantajı da tamamen ücretsiz bir şekilde kullanmış olursunuz.
Bahsettiğim tüm bu detayları göz önünde bulundurduğumuz zaman Erzurum'da para kazanmak aslında o kadar da zor değil yeter ki bu imkanları doğru kullanmayı bilin. Bu bahsettiğim işlemler için konunun başında da belirttiğim gibi isterseniz evde yapılabilecek işler isterseniz dışarıda yapılabilecek işler ekleyebilirsiniz.
Kimsenin hayır diyemeyeceği bir bilgi ile karşınızdayım "Tel Kadayıftan Yapılan Tatlılar" adını okurken bile insana iyi hissettiriyor. Tel kadayıf ile yapılan tatlı çeşitleri çok fazla değildir ve bunlar genel olarak kolay yapılan tatlılar olarak adlandırılabilirler.Bu nedenle tamamına aynı yazı içinde yer vereceğim ve malzemelerinden yapılışına tüm bilgileri sizlere aktarmaya çalışacağım. Burada bahsedeceğim tüm tarifler şerbetli tatlılar olacak, buyurun tariflere geçelim.
Tel Kadayıftan Yapılan Tatlılar
Türk Tatlı Kültüründe Kadayıfın Yeri ve Önemi
Birçok hamur tatlısı gibi yapımı oldukça zahmetli olan kadayıf tatlısı kaymaklı, cevizli, fındıklı ve fıstıklı çeşitleri ile sunulur. Kadayıfın tarihi Selçuklular dönemine kadar uzanmaktadır. Selçuklu ve Anadolu Beylikleri zamanında aşhanelerde verilen yemekler listesinde kadayıfın da bulunduğu, ayrıca “Beray-ı Hassa” adındaki mutfak defterlerindeki kayıtlardan sultanların tercihleri arasında kadayıfın bulunduğu nakledilmektedir.
Kadayıf adı altında birçok değişik tatlı vardır. Bunlardan başlıca iki türü tel kadayıflar ile yassı kadayıflardır. Arapçada kadife kelimesinin çoğulu olarak kullanılan kadayıf günümüze kadar çeşitli kültürlerde işlenerek Türk tatlı çeşitlerinin vazgeçilmezlerinden biri olmuştur.
Kadayıflar Türk yemek kitaplarında baklavalardan daha geniş yer tutarlar. Melceü’t Tabbahin adlı yemek kitabında; tel kadayıf, kadife, saray tel kadayıfı, beyaz kadayıf, kaymaklı kadayıf, adi yassı kadayıf, yağsız kadayıf, yufkalı kadayıf, nuriye, ekmek kadayıfı, fodula kadayıfı adı altında on bir çeşit kadayıf sayılır ve bazılarının farklı yapım şekilleri de ayrıca anlatılır. Aşçıbaşı’ndaki kadayıf tarifleri ise tel kadayıf, ekmek kadayıfı, yassı kadayıf, kaymaklı tel kadayıf, yumurtalı tel kadayıf ile cevizli ya da fındıklı sarma tel kadayıftır.
Bunların çoğu aslında bugünkü kadayıflara benzer, ancak kaymaklı kadayıfta gerçek lüle kaymak kullanılmış olması ilginçtir. Pek azında, üzerinde ceviz, fındık vb. kuruyemişlerin konmasının gerektiği belirtilir ki bu dikkat çekici bir noktadır. Yağsız kadayıfta ise gerçekten hiç yağ bulunmaz ve bu tatlı süt, şeker ve kaymakla pişirilir. Fodula kadayıfı adı verilen tatlı da bildiğimiz günlük francala tipi ekmekten yapıldığı için günümüzde yapılmakta olan ev usulü ekmek tatlısının atası sayılabilir.
Kadayıf Çeşitleri
Tel Kadayıf
Tel kadayıf ,Tel Kadayıf Standardında (TS 10344, 1992) “Elenmiş buğday ununa içme suyu katılması ile hazırlanan akışkan hamurun tekniğine uygun olarak dökülüp pişirilmesi ve gerektiğinde kızartılması suretiyle elde edilen bir yarı mamuldür:” şeklinde tanımlanmaktadır. Yarı mamul olan tel kadayıf kızartılmamış ve kızartılmış olmak üzere iki tipte piyasaya sunulmaktadır. Türkiye’nin yıllık kadayıf üretim ve tüketimine dair resmi bir kayda rastlanmamakla beraber son yıllarda ihracatının da başlanmasıyla üretim artmıştır. Daha küçük işletmelerde üretilen kadayıf, son zamanlarda artık büyük işletmelerde fabrikasyon olarak üretilmektedir.
Bilindiği gibi kadayıf yarı mamul bir gıda maddesidir. Türkiye’ ye özgü olan kadayıf tatlısı için gerekli olan ham madde ise sadece un ve sudur. Mutfakta ise sadece kızartma işlemi ve kızarmış olan kadayıfa şerbet verme işlemi söz konusudur. Bu işlem sırasında tüketicinin veya yöresel damak zevkinin çeşidine göre kadayıfın içerisine giren ceviz, fındık, fıstık, süt ve pekmez gibi çeşitli malzemeler de bulunur.
Bu farklılıklardan ziyade taşıyıcı olarak kadayıfı elde etmek için en önemli ana madde olan un ve bunu elde edebilmek için de gerekli olan buğdayın özellikleri çok önemlidir. Kadayıf yapımında kullanılacak unun protein miktarı düşük olmalıdır. Un yumuşak karakterli olmalıdır.
Hamur makinesine un miktarına göre su alınır. Makine çalıştırılarak un yavaş yavaş makineye dökülür. Su ile un karışımını en iyi şekilde sağlamak için, hamur makinede bir süre döndürülür. İstenilen akıcılık sağlandıktan sonra hamur dinlendirme teknesine süzülerek alınır. Burada hava şartlarına bağlı olarak bir süre dinlendirilir.
Daha sonra hamur, stil adı verilen ince delikli hazneden geçirilir ve döküm işlemi başlar. Döner tepsi alttan ısıtılarak kadayıf tepsisinin üzerine dökülür. Bir tur tamamlandığında fırça yardımı ile tepsiden kadayıf bandının üzerine atılır. Oradan bir işçi yardımıyla kadayıf eşit miktarlarda toplanır. Tel raflara atılarak içerisindeki buhar atılır. Kadayıf dinlendirildikten sonra tartım ve ambalajlama yapılarak üretim tamamlanmış olur.
Tel Kadayıftan Yapılan Tatlı Çeşitleri ve Tarifleri
Cevizli tel kadayıf Tarifi
Malzemeler
500 gram tel kadayıf
250 gram tereyağı
250 gram ceviz içi
Kaymak
Şurubu için
3 su bardağı toz şeker
3,5 su bardağı su
1 çay kaşığı limon suyu
Yapılışı
Şerbeti için toz şeker ve suyu bir tencerede kaynatın.
Limon suyunu ekleyip bir iki taşım daha kaynatın ve soğumaya bırakın.
Kadayıfı elinizle didikleyip tel tel ayırın.
Erittiğiniz tereyağından 3-4 çorba kaşığı alın ve fırın tepsisini yağlayın.
Geri kalan tereyağını tel kadayıfla karıştırın.
Kadayıfı ikiye ayırın. Yarısını yağlanmış fırın tepsisine yayın ve elinizle iyice bastırın.
Üzerine dövülmüş cevizi serpin.
Kalan kadayıfı cevizlerin üzerine döşeyin ve elinizle bastırın.
Tatlının üzerine ağırlık koyup 10-15 dakika bekletin.
Önceden ısıtılmış 210 derece fırında 20 dakika pişirin.
Sıcak tatlının üzerine soğuk şerbeti gezdirin.
Tatlı şerbeti çektikten sonra dilediğiniz şekilde kesin.
Kaymakla birlikte servis yapın.
Kadayıflı Muhallebi Tarifi
Malzemeler
250 gram tel kadayıf
1 su bardağı ufalanmış tel kadayıf
1 litre süt
1,5 su bardağı şeker
125 gram pirinç unu
1 tatlı kaşığı teyeyağı
Yapılışı
250 gram kadayıfı fırın tepsisine incecik yayın. Kızarana kadar pişirip soğuması için kenara alınız.
Daha sonra kadayıfı ufalayıp 2 çorba kaşığı toz şekerle karıştırınız.
Sütten 1 su bardağı ayırarak sütü kaynatınız.
Pirinç ununu soğuk sütte eziniz.
Şekerle ve 1 su bardağı ufalanmış tel kadayıfla birlikte sıcak süte ekleyip muhallebi kıvamına gelinceye kadar pişiriniz.
Tereyağını ekleyip mikser ile çırpınız.
Geniş bir kabı ıslatarak birkaç saat buzdolabında bekletiniz.
Servis tabağına ters çıkararak üzerine kadayıflı şeker karışımını serpiniz.
İki muhallebi katının arasına kadayıf serpiştirerek ta servis edilebilir.
Kadayıf Pişirmede Dikkat Edilecek Noktalar
Kadayıflar fırında ya da yağda kızartılarak hazırlanabilir.
Kadayıf kızartılarak hazırlanacaksa yağın yakılmaması ve kontrol edilmesi gerekir.
Yağda kızartılacaksa kızgın yağa atılması gerekir.
Fırında kızartılacaksa koyu renkte kızartmaya dikkat edilmelidir.
Künefe gibi bazı türleri ocak üzerinde çevrilerek de kızartılabilir.
Sıcak kadayıfa soğuk şurup verilerek tatlandırılmalıdır.
Kadayıfın Piştiği Nasıl Anlaşılır?
Pişmiş ve tatlandırılmış kadayıfın görüntüsü hangi çeşit hazırlandıysa ona uygun olmalıdır. Örneğin sütlü kadayıf düzgün dilimler halinde olmalı, kadayıf dolması da yumurta görünümünde olmalıdır.
Kadayıf şurubunu tamamen çekmiş olmalı, çok kuru ya da yumuşak olmamalıdır. Hafif gevrek bir tatlılıkta olmalıdır.
Kadayıf kahverengiye yakın renkte kızarmış bir görüntüye sahip olmalıdır.
Yanık ya da pembe renkte olmamalıdır.
Şerbeti Nasıl Olmalı? Dikkat edilmesi Gerekenler
Şurup kadayıf pişmeden önce hazırlanarak soğutulmalıdır.
Kadayıf sıcakken şurup soğuk halde kullanılmalıdır.
Kadayıf şurup ile tatlandırıldıktan sonra şurubunu çekene kadar bekletilerek servis yapılmalıdır.
Süslemede Kullanılan Malzemeler
Kadayıfların yanında en çok verilen süsleme malzemesi kaymaktır.
Krema yerine krem şanti ile süsleme yapılabilir.
Cevizler yarım taneler halinde, antep fıstığı, badem ve fındık kıyılmış olarak üzerine serpilmek suretiyle süslenebilir.
Servise Hazırlanması ve Saklanması
Diğer hamur tatlılarında olduğu gibi taze olarak kullanmaya dikkat edilmelidir. Ancak diğer hamur tatlılarına göre bekleme süresi biraz daha uzun olabilir. Örneğin; önceden pişirilerek hazırlanmış künefe ısıtıldıktan sonra sıcak şurupla tatlandırılarak servis yapılır.Kadayıf dolması ve künefe kızartıldıktan sonra (şuruplandırmadan ) soğutularak gıda kodeksine uygun poşetlerde dondurucuda saklanabilir.
Buzdolabı ısısında bekleme süresi 10 gün civarındandır. Buzdolabından ya da derin dondurucudan çıkarılarak çözdürülen kadayıflar sıcak kıvamlı şurupla tatlandırılarak servise alınırlar. Ticari mutfaklarda ısıtmak amacıyla mikrodalga fırınlar kullanılıyorsa da şurubun ılık olmasında yarar vardır.
Türkiye’de ses getirmiş, ün yapmış sonrasında da dünyaya açılmış birçok isim Erzurum’da doğmuştur. Ünlüler arasında Kasap, Milletvekilleri, Sporcular, Oyuncular, Yapımcılar, Avukatlar, Sanatçılar ve Devlet Adamları bulunmaktadır. Aşağıda Erzurumlu ünlüler yer almaktadır.
Erzurumlu ünlü Zengin Kişilikler
Acun Ilıcalı
1969 yılında Edirne’de doğan Ali Acun Ilıcalı’nın ailesi Erzurum’un Aziziye ilçesindendir. Kadıköy Anadolu Lisesi mezunu olan Acun Ilıcalı, İstanbul Üniversitesi’nde İngilizce Öğretmenliği okumuştur.
20 yaşına gelmeden evlenen Ilıcalı’nın bu evliliğinden bir de çocuğu bulunmaktadır. Televizyonculuğa Show Tv’nin Beşiktaş muhabiri olarak başlamıştır. 4 yıl boyunca “Acun Firarda” adlı tv programının sunuculuğunu yapmıştır. 2006 yılında ACUN Medya’yı kuran Ilıcalı bu tarihten sonra ününü giderek arttırmıştır. Kariyer basamaklarını hızla tırmanan Ilıcalı 2013 yılında TV8 kanalını satın almıştır.
Ses getiren programları arasında O Ses Türkiye, Fear Factor, Survivor, Yeteneksizsiniz Türkiye gibi programlar yer almaktadır.
Nusret Gökçe
1983 yılında doğan Nusret Gökçe Kasap ve Lokantacıdır. 4 Kardeşten biri olan Nusret, altıncı sınıfta okulu bırakmış ve meslek hayatına atılmıştır. Dünyada en çok tanınan Türk olarak bilinmektedir. “Salt Bae” akımı sayesinde tüm dünya Nusret’i konuşmaktadır. Dubai, New York, İstanbul, Bodrum gibi yurtiçi ve yurtdışında “Nusret Steak House” adlı restoranları bulunmaktadır. Yakın arkadaşları arasında dünyaca ünlü futbolcular, rapciler, oyuncular, teknik direktörler, sanatçılar bulunmaktadır.
Selçuk Yöntem
1953 yılında İstanbul’da doğmuştur. Anne tarafı Erzurumlu olan Yöntem oyuncu ve sunucudur. 1976 yılında Ankara Konservatuarından mezun olmuştur.1994 yılında Aşağıdakiler adlı oyunu yönetmiştir. “Peynirli Yumurta” adlı oyun sayesinde en iyi erkek oyuncu ödülünü almıştır. Türkiye’de ses getirmiş Deli Dumrul, Kurtlar Vadisi, Aşk-ı Memnu, Bugünün Saraylısı gibi dizilerde oynamış. Kenan Işık’tan sonra “Kim Milyoner Olmak İster” adlı yarışmanın dördüncü sezonunun sunuculuğunu üstlenmiştir. Şu an “Milyonluk Resim” adlı yarışma programını sunmaktadır.
Tuba Büyüküstün
1982 doğumlu Tv oyuncusudur. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi’nden mezun olan Tuba’nın oyunculuğa adımı Tomris Giritlioğlu sayesinde olmuştur. 2003 yılında “Sultan Makamı" adlı dizinin son 4 bölümünde oynamaya başlamasıyla ilk adımı atmış oldu. Film ve dizilerin yanı sıra bazı markalarında reklam yüzü olmuştur. 2003 yılındaki dizisinden sonra Türkiye’de büyük kitlelere ulaşan Kara Para Aşk, Cesur ve Güzel, 20 dakika, Çemberimde Gül Oya gibi dizilerde, Babam ve Oğlum Sınav Yüreğine Sor, Orman gibi filmlerde rol almıştır. Pantene, Colins gibi markalarla da çalışmıştır.
Arif Sağ
1945 yılında Erzurum’a bağlı Aşkale’de doğmuştur. Türk Halk Müziği sanatçısı ve eski milletvekilidir. TRT İstanbul Radyosu’nda da çalışan Sağ, 76 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak yer almıştır. 87- 91 yılları arasında Ankara Milletvekilliği yapmıştır. Albümlerinin yanı sıra 2 ciltlik bir de kitap yazmıştır. İnsan Olmaya Geldim, Türküler Yalan Söylemez, Ezo Gelin, Dost Yarası, Biz İnsanlar gibi albümler çıkarmıştır.
Eşber Yağmurdereli
1945 yılında Erzurum - Tortum'da dünyaya geldi. 1955 yılında bir havuz kazasında görme yetisini yitirdi. 1958 yılında lise öğrencisiyken körler okuluna gitti. 1963'te üniversite seçme sınavlarını üçüncülükle kazanarak Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne girdi.
12 Mart darbesiyle üniversiteden uzaklaştırıldı. Daha sonra Hukuk Fakültesini bitiren Yağmurdereli, 1972'de Samsun'da avukatlığa başladı. 1986 yılında bir yarışmada "Pek Firaklı Bir Dağ Masalı" adlı öyküsüyle ilk ödülünü kazandı İnsan hakları mücadelesinin en önde gelen isimlerinden Yağmurdereli'nin 13 buçuk yıllık cezaevi günlerinde yazdığı "Akrep" oyunu Ankara Sanat Tiyatrosu'nda sahneledi.
Akrep, Yağmurdereli'ye iki de ödül getirdi: 1998'de Sanat Kurumu'ndan "bütün zamanların en iyi yazılmış oyunlarından", 1999'da İsmet Kuntay En İyi Oyun Yazarı ödülleri.1985'de Nelson Mandela'nın aldığı, Fransa'nın Bordeaux kentindeki İnsan Hakları Enstitüsü ile Avrupalı Avukatlar Derneği'nin verdiği Ludovic Trarieux ödülü 2000'de Yağmurdereli'nin oldu.Pek çok ödül sahibi Yağmurdereli, 8 Temmuz 2001 Görme Engelliler Satranç Turnuvası'nda da beşinci oldu.
Recep Akdağ
Recep Akdağ (d. 8 Mayıs 1960; İspir, Erzurum), Türk hekim ve siyasetçidir. Recep Akdağ 22, 23 ve 24. dönem Erzurum Milletvekili oldu. 58, 59, 60 ve 61. hükümetlerde Sağlık Bakanlığı yaptı. İngilizce bilen Akdağ, evli ve 6 çocuk babasıdır. 18 Kasım 2002'den 24 Ocak 2013'e kadar Sağlık Bakanı olarak görev yaptı. Bu göreve 4 kez üst üste atanan ilk bakandır ve Dr. Refik Saydam'dan sonra en uzun süre görev yapan Sağlık Bakanı'dır.
Erol Taş
Erol TAŞ (28 Şubat 1926, Erzurum - 8 Kasım 1998, İstanbul) Türk sinema oyuncusu. Özellikle canlandırdığı kötü adam rolleriyle ün yapmıştır.Henüz iki yaşında iken, babası Hamza Bey'in ölümü üzerine annesi Nazife Hanım ile birlikte İstanbul'a taşındı.
Okul çağında olmasına rağmen ailesine yardım etmek için okuldan ayrıldı ve çeşitli mesleklerde çalıştı. Bunların arasında hamallık, tezgahtarlık sayılabilir. O dönem aynı zamanda boksörlük de yapan Taş, 1947 yılında İstanbul ve Türkiye ikinciliğini kazandı. Yine o yıl askere gitti ve üç yıl askerlik görevini yaptı.
Askerden dönünce Cankurtaran’da bir iplik fabrikasında çalışmaya başladı. Sinemada kötü adam rolleri ile bilinen sanatçı, bu tiplerin dışına çıktığı filmlerde, aslında her tür karakteri rahatlıkla oynayabileceğini de ispatlamıştır. Zaman zaman da olsa oynadığı iyi tiplerle seyirciyi şaşırtmıştır.
Yaklaşık 600 filmde irili ufaklı çeşitli roller alan Erol Taş, oynadığı filmlerin altısında ise başrol oyuncusu olarak karşımıza çıkıyor:
Mapushane Çeşmesi (1964-Suphi Kaner),
Kanlı Kale (1965-Yavuz Yalınkılıç),
Efenin İntikamı (1967-Yavuz Yalınkılıç),
Eşkiya Kanı/Hakimo (1968-Yavuz Figenli),
Konuşan Gözler (1965-Hicri Akbaşlı),
Katırcı Yani Efenin Definesi (1967-Yavuz Yalınkılıç).
Mesut Yar
Mesut Yar (d. 18 Nisan 1966, İstanbul), Türk gazeteci, televizyoncu. Yar, İstanbul Üniversitesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi bölümünü bitirdi. Aynı üniversitede müzecilik ihtisası yaptı.
1985 yılında gazetecilik mesleğine stajyer muhabir olarak başlayan Yar, sırasıyla Hürriyet, Sabah, Posta gibi gazetelerde muhabirlik, editörlük ve köşe yazarlığı yaptı. 1994 yılında kurucuları arasında olduğu Kanal E'de ülkenin ilk ihtisas talk show'unu (By Night) yapan Yar, bundan sonraki kariyerine televizyon öznesinde devam etti.
Show TV, Number One TV, HBB TV, Kanal 6, Star TV, Cine 5, ATV gibi ulusal kanallarda yapımcılık, sunuculuk ve anchormanlik görevlerinde bulundu. Sabah-Atv Grubuna bağlı Kanal 1, Atv Avrupa, Türkçe Tv gibi kanallarda genel müdürlük yapan Mesut Yar, mesleğine paralel olarak edebiyatla da ilgilendi. Çeşitli hikaye, şiir ve ropörtaj kitapları yayımlanan Yar'ın halen Posta Gazetesi'nde televizyon eleştirmenliği yaptığı "Televizyon Hastası" isimli bir köşesi bulunmaktadır.
Mesut Yar, şu anda hafta içi her akşam CNN Türk'te Burada Laf Çok programını sunmaktadır.
Refik Durbaş
10 Şubat 1944'te Erzurum'un Pasinler ilçesinde doğdu. Liseyi İzmir'de bitirdi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'ndeki öğrenimini bitirmeden ayrıldı. 1965-1968 arasında çeşitli işlerde çalıştı.
Yeni İstanbul ve Cumhuriyet gazetelerinde düzeltmenlik yaptı. İlk şiiri İzmir'de Ege Ekspres gazetisinin sanat sayfalarında yayınlandı. Devinim, Gösteri, Sanat Olayı, Soyut, Papirüs gibi dergilerdeki şiirleriyle dikkat çekti. Arkadaşlarıyla birlikte 1962-1964 arasında "Evrim" dergisini, 1967'de de "Alan 67" dergisini yayınladı. 1971'de ilk şiirlerini Kuş Tufanı adlı şiir kitabında topladı. 1972-1974 yıllarında "Yeni A" dergisinin yazı işleri müdürlüğünü yaptı.
Gazetelerde sanat sayfaları hazırladı. 1992 yılında Cumhuriyet gazetesinden emekli oldu. Köşe yazarı olarak değişik gazetelerde çalışmalarını sürdürmektedir. İkinci Yeni esintisi ile başladığı şiir yaşamı, zamanla toplumcu yönelim kazandı.
Kendine özgü dili ve benzetmeleriyle, baştan beri tavrını ve varlığını keskinleştiren, anlam kadar biçime de önem veren şiirler yazdı. Çarşıların, işçi kızların, pazar yerlerinin, çay evlerinin dünyasını yansıtan şair olarak tanındı. Şiirinde günlük konuşma dili içine ustaca serpiştirilmiş eski sözcükler de kullandı.
Erzurumlu Emrah
Erzurumlu Emrah (d. 1775 Tanbura, Erzurum – ö. 1854, Niksar, Tokat), Türk halk şairi. Sivas ve Kastamonu'da uzun süre kaldığı, Dertli'yi koruyan Alişan Bey'e sığındığı, bir ara Sinop ve İstanbul'a gittiği söylenir.
Medrese öğrenimi gördüğü için klasik şiire yönelmiş, Fuzûli, Baki, Nedim gibi usta bildiklerini örnek almış, Nakşibendiliğin Halidi koluna bağlı olduğu için tasavvuf öğelerini şiirine doldurmuş, koşmalarında Karacaoğlan'ı, kimi zaman da Aşık Ömer ve Gevheri'yi izlemiştir. Aşık geleneğine bağlı kaldığı koşmalarında ustaca bir söyleyişe ulaştığı, yerli zevki dile getirdiği görülür.
Erzurumlu Emrah'ın aruzla yazdığı şiirleri Divan adıyla Erzurumlu Abdulaziz tarafından bastırılmış (1913-1914), hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerini Eflatun Cem Güney ile Çetin Eflatun Güney kitap haline getirmişlerdir:
Erzurumlu Emrah'ın Hayatı ve Şiirleri (1958). Bu yıla kadar şiirleri ve hayatı sürmüştür Erzurumlu Emrah semaisiyle de ün kazanmıştır. Daha çok halk edebiyatında benimsenen Erzurumlu Emrah divan edebiyatı tarzında yazdığı şiirleriyle benimsenmiştir. Yaşamı üstüne bilgiler halk arasında dolaşan söylentilere ve şiirlerine dayanan Erzurumlu Emrah'ın Erzurum'da medrese öğrenimi gördüğü bilinmektedir.
18.yüzyılın sonunda Erzurum köylerinden birinde doğduğu, gerek halk inanışları gerek kendi şiirlerindeki anışlardan belli olan Emrah'ın 1855-1860 arasında, son yıllarını geçirdiği Niksar'da öldüğü kabul edilir. Daha açık bilgi yoktur.
İbrahim Erkal
1986 yılında Kalender Ordu Evin'de askerlik yaptı. İlk albümü İbrahim Güzel ses adıyla Sarhoş Baki (Erzurum Türküleri) albümüdür. Duyulan İlk albümü "Tutku", 24 Ocak 1994 tarihinde çıktı.Bu sırada Galatasaray için Ölümüne Cim bom adında albüm yaptı (1994) (Midas Plak).
İkinci albümü "Sıra Bende-Aklımdasın", 8 Mart 1995 tarihinde çıktı. Üçüncü albümü ise "Gönlünüze Talibim", 8 Temmuz 1996 tarihinde çıktı. Albümün çıkış parçası olan Unutmayacağım dır. İkinci klibi olan "Canısı"dır.
1997 yılının Ocak ayında Canısı adlı dizi, Show TV ekranlarında yayınlandı. Dördüncü albümü ise Sırılsıklam 15 Mayıs 1998 tarihinde çıktı. 1998 yılının Eylül ayında Sırılsıklam adlı dizi, Show TV ekranlarında yayınlandı. Beşinci albümü ise De Get 5 Ocak 2000 tarihinde çıktı. 4 şarkıya video çekmiştir. Bu albümün çıkış parçası olan "De Get Yalan Dünyadır."
İkinci klibi Nasıl Sevmiştimdir. Üçüncü klibi Seviyorum Mu Nedir. Son klibi Alem Bozulmuşdur. Altıncı albümü Su Gibi 18 Nisan 2001 tarihinde çıktı. Yedinci albümü Aşkname 16 Temmuz 2002 tarihinde çıktı. Sekizinci albümü Gönül Limanı 21 Temmuz 2004 tarihinde çıktı. Dokuzuncu albümü Yüreğinden Öpüyorum 10 Temmuz 2006 tarihinde çıktı.
Onuncu albümü Aranağme 23 Kasım 2008'de çıktı. Son albümü Burnumda Tütüyorsun 2011 yılında çıktı.Zara, İzzet Yıldızhan, Vahdet Vural, Zeynep, Murat Yıldız, Kader, Hülya Avşar, Metin Şentürk, İbrahim Tatlıses, Ayhan Aşan, Yudum, Ümit Yılmaz, Burhan Çaçan, Gökhan Özen, Alişan, Ceylan, Erdinç Şahin, Ferman Toprak, Mine Koşan, Soner Arıca, gibi pek çok sanatçı eserlerini yorumlamıştır, şu ana kadar anonim olanlar hariç seslendirdiği tüm eserlerin söz ve müziği kendisine aittir.
Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu
1901 yılında Tortum yakınlarındaki Öşkvank, yeni ismiyle Çamlı Yamaç[1], (bugün Uzundere'ye bağlı) doğmuştur. Asıl adı Ahmed Halil’dir. Fındıkoğulları ailesine mensup Halil Fahri Bey’in oğludur.
Halil Fahri Bey de 1860 yılında Öşkvank’ta doğmuş ve çeşitli bölgelerde kadılık yapmış ve 1916 yılında ölmüştür. Annesi Fatma Zehra Hanım 1865 yılında Tortum’un Dikyarlı ilçesinde doğmuştur.
İkinci Dünya Savaşı sırasında hac vazifesini yapmak için gittiği Hicaz’da ölmüştür.Babasının memuriyeti ve Doğu Anadolu’da o yıllarda savaş ve göç olayları sebebiyle Ziyaeddin Fahri’nin çocukluğu sürekli yer değiştirmeler içinde geçmiştir. Fındıkoğlu, babasının memuriyeti sebebiyle ilk öğrenimini Erzincan ve Hakkari'de yapmıştır.
Malatya İdadisinden (ilkokul) sonra Kayseri Sultani (Lise)sinde başladığı öğrenimine İstanbul Gelenbevi Sultanisinde devam etmiştir. Gelenbevi Lisesinin 10. sınıfında okumakta iken daha büyük yaştaki sınıf arkadaşlarının askere alınması sonucu sınıfta kendisi ile birlikte iki arkadaşı kalmıştır. Okul idaresi üç çocuk için sınıfı eğitim faaliyetine devam edemeyeceği gerekçesiyle sınıfı kapatır. O sıralarda Ziyaeddin Fahri, Posta-Telgraf Mektebinin sınavla öğrenci aldığını öğrenir.
Selahattin Taşdöğen
Oyuncu, Sanat Yönetmeni Doğum Tarihi: 19.07.1951 Doğum Yeri: Erzurum, Türkiye Selahattin Taşdöğen Türk oyuncu. 1986 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nden mezun oldu. Kariyeri boyunca çeşitli tiyatro oyunları, dizi ve filmlerde rol aldı.
Eşref Kolçak
Eşref Kolçak (d. 28 Ocak 1927; İspir, Erzurum), Türk oyuncu. Babası İspir Gaziler köyünden Harun Kolçakoğlu, annesi ise daha sonra Hateme adını alan, Rus kökenli Katya'dır. 1941 yılında İstanbul'a geldi.
Sultanahmet Sanat Enstitüsü'ne girdi ancak bitiremedi. Marangozluk ve ayakkabı tamirciliği gibi işlerde çalıştı. 1944 yılında Atilla Revüsü'nde, 1945 yılında Ses Opereti'nde sahneye çıktı. 1947 yılında ilk filmini çevirdi. Sanat hayatı boyunca 180 sinema filmi ve televizyon dizisinde rol aldı.Pop müzik sanatçısı Harun Kolçak'ın babasıdır.
Cemal Gürsel
Cemal Gürsel (10 Haziran 1895; Hınıs, Erzurum - 14 Eylül 1966, Ankara), Türk asker ve siyasetçi. 1960 Darbesi sonrası oluşturulan Milli Birlik Komitesi başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin dördüncü Cumhurbaşkanıdır. 1. Tümen'de üstün başarı ile verdiği hizmetleri için kıdem zammı ile taltif edildi. Büyük Taarruz'da fiilen görev başında muharebede bulunarak Harb Madalyası ve İstiklal Madalyası ile taltif edildi.
Beklan Algan
Beklan Algan (1933, Erzurum - 27 Eylül 2010), Türk oyuncu, yazar, yönetmen. 1933 yılında Erzurum'da doğdu. Robert Koleji bitirdikten sonra Ayla Algan ile evlendi. 1951-1954 yılları arasında Fenerbahçe Basketbol Takımı'nda forma giydi ve 1954 yılında Galatasaray'ı yenerek sarı-kırmızılı takımın potalardaki üstünlüğünü Fenerbahçe'ye taşıyan kadroda genç bir sporcu olarak yeraldı.
Maden mühendisliği eğitimi için gittiği Amerika'da eşi Ayla Algan ile birlikte Actor’s Repertuary Theatre ve New York Actor Studio sahne eğitimi alan sanatçı, tiyatro eğitimi de aldı. Amerika'da birçok oyunda profesyonel olarak oynadı. Türkiye'ye dönünce Şehir tiyatroları'na girdi (1961). 1964 yılında "İstanbul Macerası", "Karanfilli Kadın", “Kız Kulesi Aşıkları" gibi filmler çevirdi.
Altan Erbulak
Altan Erbulak (d. 11 Kasım 1929 Erzurum - ö. 1 Mayıs 1988 İstanbul). Türk karikatürist, oyuncu, gazeteci. 11 Kasım 1929'da Erzurum'da doğdu. İlk defa 1955 yılında amatör tiyatro oyuncusu olarak sahneye çıktı.
Oynadığı oyunlar arasında Ayı Masalı, Midas'ın kulakları yer almaktadır. Oyunculuğu dışında karikatür çizerliği yönü de vardır. 1979 yılında Metin Serezli ile birlikte Koca Mustafa paşa Çevre Tiyatrosu’nu kurmuştur. 1988 yılında gittiği turnede sahnede yaşamını yitirmiştir.
Eşi Füsun Erbulak ve kızı Sevinç Erbulak da aynı mesleği yapmaktadırlar. Kızı Ayşe Erbulak kaligraf Rıza Külegeç'le evlenip boşanmıştır, Bu evlilikten oyuncu Dağhan Külegeç dünyaya gelmiştir. Erbulak Vatan, Akşam, Tef, Akbaba, Fırt, Gırgır, Milliyet gibi çok dergi ve gazetede karikatür çizdi. "Hürmüz’le Cafer", "Kibar Hırsız" sanatçının Türk mizahına kazandırdığı karikatür tiplerinden birkaçıdır.
Orhan Boran'ın 1960'lı yıllarda yayımladığı ve kendi radyo karakterlerine dayandırdığı çizgi roman Yuki'yi de Altan Erbulak resimliyordu. Türkiye'de Yavru ile Katip (002 filmleri olarak da bilinirler) olarak tanınan ve 1970'li yıllarda sinemalarda yaygın olarak gösterilen İtalya yapımı Franco Ciccio filmlerinde Ciccio Ingrassia'nın oynadığı katip karakterini Altan Erbulak seslendirdi. Franco Franchi'nin oynadığı yavru karakterinin Türkçe dublajını ise Erol Günaydın yapıyordu. Ölümünden sonra adına, eşi Füsun Erbulak, kızları Ayşe ve Sevinç Erbulak tarafından, yılın başarılı oyuncusuna verilmek üzere “Altan Erbulak Ödülü” konuldu.
Ömer Nasuhi Bilmen
Türkiye Cumhuriyetinin beşinci Diyanet İşleri Başkanı olan, zamanının değerli din alimlerinden Ömer Nasuhi BİLMEN, 1882 yılında Erzurum'da doğdu. İlk tahsiline Ahmediye Medresesi müderrisi Abdürrezzak İlmi ile Erzurum Müftüsü Müderris Hüseyin Raki Efendilerden okuyarak başladı.
1908 yılında İstanbul'a gelen BİLMEN, Fatih Dersiamlarından Tokatlı Şakir Efendi'nin desrlerine devam etti ve icazet aldı. Daha sonra Medreset'ül Kuzat'a girdi. Burada dört yıl hukuk tahsil etti. 1912 yılında açılan rus imtihanını da kazandı.
Fatih dersiamları arasına katıldı. Fatih Camiinde, Sahın Medresesinde ve Dar uş Şafaka'da dersler veren ve kısa bir zaman içerisinde istidat ve kabiliyeti ile kendisini tanıtan Ömer Nasuhi BİLMEN, ayrıca İstanbul İmam-Hatip Okulu ve Yüksek İslam Enstitüsü'nde usul i fıkıh ve ilmi kelam dersleri okuttu.
Temyiz Mahkemesi Şerriye Dairesi Mümeyyizliğinde de bulundu. 1941 yılında seçimle İstanbul Müftülüğüne tayin oldu. 30 Haziran 1960 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığına getirilen Ömer Nasuhi BİLMEN, bir yıl kadar sonra emekliye ayrıldı ve 13 Ekim 1971 tarihinde Hakkın rahmetine kavuştu.
Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz.
Erzurumlu İbrahim Hakkı (D. 18 Mayıs 1703), Marifetname'nin yazarı Mutasavvıf alim ve Şeyh, Erzurum'a bağlı Hasankale’de dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlarda annesini ve daha sonra babasını yitiren İbrahim Hakkı, bir süre amcasının yanında kalmış, bu süre içinde eğitimine devam etmiştir.
1747 tarihinde İstanbul'a gelerek Sultan I. Mahmut ile görüşmüştür. Yeniden Erzurum'a dönen İbrahim Hakkı, sürekli olarak dini ve bilimsel konularla ilgilenmiş ve 1780 yılında rahatsızlanarak aynı yılın 22 Haziran günü vefat etmiştir. Kabri Siirt Tillo'dadır.
Manzum ve düz yazı toplam on beş eser yazmış olan İbrahim Hakkı'nın en önemli eserleri Divan ve Marifetname'dir. Erzurumlu İbrahim Hakkı, astronomi, fizik, psikoloji, sosyoloji ve din ile ilgili pek çok çalışma yapmıştır.
Tasavvufi konularla birlikte, fen bilimleri hakkında da geniş bilgileri kapsayan Marifetname adlı eseri, ansiklopedik bir özellik taşımaktadır. 1757'de tamamlanan Marifetname, yalın ve halkın anlayabileceği bir dilde yazılmıştır. Yazarın söylediğine göre, Marifetname 400 kitaptan yararlanılarak yazılmıştır. Bu kitapta ilk defa bir alim tarafından Güneş Sistemi ('hey’et-i cedide') anlatıldı.